İki senede bir yapılan Ulusal Mimarlık Ödülleri ve Sergisi, Mimarlar Odası’nın Türkiye mimarlık ortamına çok önemli bir katkısıdır. Etkinlik sadece ‘iyiyi, güzeli’ ve mimarlık ortamının rol - modellerini ödüllendirmek, dolayısıyla camiaya ilham vermekle kalmıyor, bir taraftan da zaman geçtikçe bir arşiv işlevini de kazanıyor. Tam da bu nedenlerle, bu sene katılımın düşük olması, ödüllerin verildiği ve serginin yapıldığı mekânın bu etkinlikler için uygun olmaması ve sergi tasarımının gereğince özenli yapılmamış olması biz jüri üyelerini düşündürdü. Oda’nın kent suçlarıyla kararlı mücadelesi nedeniyle iktidarın hedefinde olduğu malûm ve bu mücadeleyi gönülden destekliyorum. Bu mücadelenin ne kadar enerji tükettiğini de tahmin etmek zor değil. Diğer taraftan Ulusal Mimarlık Ödül Töreni ve Sergisi’nin, inadına, çok özenli ve itibarına uygun şekilde yapılmasının da bu mücadelenin bir parçası olduğunu düşünüyorum.

İlk olarak programın adını Ulusal Mimarlık Ödülleri, Sergisi ve Arşivi olarak değiştirmenin ve bundan sonraki tüm teslimleri belli formatta ve anahtar sözcüklerle dijital teslim almanın hem arşiv oluşturmayı hem de bu konuda (dijital arşiv) fonlar bulmayı kolaylaştıracağını düşünüyorum. Sadece adaylar ve ödül alan eserlerin çıktısının Oda tarafından alınması katılım ve çıktı ücreti yüzünden başvurudan imtina etmek zorunda kalanları da yüreklendirecektir. Bu programın hak ettiği değeri bulması için sürekli bir komisyon ve en az iki raportöre ihtiyaç var: Jüri üyelerini önermek, sergilerin açılışının, sonrasının ve paralel etkinliklerin takvimini ve gereğince duyurulmasının, bütçenin oluşturulmasının ve sonuçta bütün bu iki yılın arşivlenmesinin organizasyonunu üstlenecek bir komisyon. Komisyonun karma bir yapısı olması (örneğin, sürekli iki Oda çalışanı ve iki yıllığına seçilen üç kurum dışından üye) enerjisinin sürekliliğini ve iki yıla yayılan etkinliklerin kapsayıcılığını garantileyecektir. Daha önceki yıllarda olduğu gibi Yapı, Proje ve Fikir kategorisinde ödül alan eserlerin sergisi ve kataloğu kadar Mimar Sinan Büyük Ödülü, Anma Programı ve Mimarlığa Katkı ödüllerinin de sergisi ve kitapları, Ödül Törenini takiben planlanmalı, iyi bir dokümantasyon ve sözlü tarih çalışmalarıyla zenginleştirilerek hazırlanmalı ve bunlar da takip eden yıl içinde ulusal ve uluslararası ortamlarda panellerle desteklenerek sergilenmelidir. Bu ölçekte organizasyonları destekleme kapasitesine ve ciddiyetine sahip sponsorların bulunması da etkinliklerin tanıtımını yapacak kurumlarca önerilecektir.

20. Ulusal Mimarlık Ödülleri ve Sergileri Programına yeniden bir motivasyon bularak ‘iyinin ve güzelin’ ve adanmışlığın alanını genişletmek dileğiyle…